Wednesday, March 23

gülüştokuş



sonra "sesini duymak tabii ki güzel bir şey" dedi,
"ama ayrı olunca özlem biraz daha buruk tüter geniz yakarak."
sonra tebessümlerimizi takas ettik.
onun gülüşünde kendi gelmişi ve geçmişi vardı benimkine ek,
benimkindeyse boyu kısa diye yüzdüğü suyu derin sanan, 
aslını bilen ama pek anlamayan, anlamadıkça çaktırmayan,
ve bunların hepsini kimliğini saklıyormuş oyunu oynayıp,
bi bolgda başkalarına taslayan birinin,
sözün söyleyeni kadar çok anlamlı olmaya çalışan ama 
olmadığı her halinden belli olan,
yine de samimi,
herşeye rağmen kendi,
ve hep biraz dertli,
o bilindik,
dudakları içine bükük
bir ifade vardı.

*ve maalesef bu ifade sadece anadilinde bu ifadeydi. 

*fotoğrafa baktıkça düşündüm ki buna en çok chopin piyanosu yakışır.
evet.
bu.

1 comment:

Anonymous said...

bence Erik Satie..