kimlerin deyişleri, ne "quotations" ne...
mesela otobüste Marks'dan öyle bi alıntılar ki cümleyi, satır sonu kesme işaretinin bile kokusu gelir.
ya da ne replikler, nasıl satırlar, mısralar kalır akıllarda, ne güzel pazarlanır bunlar sofralarda...
benimse aklımda ne baudlelaire kalır o kadar kitabından, ne de bir antonioni repliği.
ben alsam alsam şöyle şeyler çeker alırım koca koca diyarlardan, şöylesi yer eder dimağımda pişkin pişkin, kıçını yaya yaya:
"bizim evde digi-turk var söylemesi ayıp."
3 comments:
biri kotasyon mu dedi? buyrun benim!
üzgünüz kotamız doldu. hatta senin de doldu ama farkında değilsin. ya da farkındasın ama... off of!
ortaya konuşulurken gözlerine bakılmamış..
insanlar işe yetişmenin telaşındayken biz kentte kaç otobüsün olması gerektiğini konuştuğumuzdan, izlemediğimiz televizyon bizi birilerinden fakir yapıyor...
gel bu yaz taşları sopaları, söylemesi ayıp yeni aldığımız koltuğun altına kaldıralım...
Post a Comment