henüz kendimi deviremedim belli ki. halbuki başkaları söz konusu olunca nasıl da cengaverler gibi yakıp yıkıyodum her halimi. hem biliyomusun birine gerçekten güvenince insan kendisinden de, karanlıktan da korkmuyor.
çevreye verdiğim ragatsızlıktan dolayı özür dilerim. haklısın. bunu önceden de vurgulamıştın. ama öyle çiçek bal havasına giremiyorum be uykusuz. var mı bi reçeten? sakın balık deme, bozkırda zor bulması.
yazı direk aptal aptal sırıttırdı beni, alakası yok, dağ çileği gibi. naapmışınız siz öle , yormayın kendinizi yavrucum şu genç yaşta. bi gün mutsuzum, angaraya gidicem, anadolu tarafından trenle gidiim dedim. bi arkadaşın evine gittim göztepede o götürecek. nası mutsuzum nası. kayınvalidesinin köpee varmış evde, nası yaramaz, hayvan direk bi tırstı beni görünce önce 1-2 yokladı, baktı ki köpekseverim yılısıo artık, ısırıp duruyo, ben hayvanlarla konuşabilenlerdenim, dedim bak isirma, sonu kötü olcak, 1-2 derken , tüm gücümle ısırdım iti kıçından, gidene kadar yanıma yaklaşmadı bi daaa. gidiyorum, arkadaşımla eşi balkona çıktı, kucaklarında köpek el sallıyolar, o hayvan nası acı acı ulumaya başladı kuyruk yelpaze, arkadaşım ve eşi dumur, yukarı koştum yanaamı uzattım, korkak ama sevgiyle yaladı her bi yanımı. hayat budur annatabiliomuyum
ben de iyi niyetle yazmıştım aslında. sen güzel anlattın uykusuz.
ingilizcede meali başında beklediğin kazan kaynamaz gibisinden bi atasözü var. güneşin doğuşunu bekledikçe doğmayı veriyo işte. haliyle doğacak o zaten bi gün. şafak yakın, eli kulağında sabah ezanını bekliyo.
15 comments:
Hangi küredesiniz, bir kar'dan kürede mi?
Hacivat "solda" kaydınıza yeni bir yorum yaptı:
Hangi küredesiniz, bir kar'dan kürede mi?
-hacıvat üzgünüm yorumun bi sorundan dolayı yayınlanamıyor. sorunu gidermek için o komut senin bu forum benim uğraşacağıma böyle bir çözüm buldum.
güneye giderken sol yanağım ısınıyo sabahları. hiç güney yarım kürelilerin kullandıkları haritaları gördün mü? insanın içi bi hoş oluyo :)
Güneşe doğru yürüyoruz karanlığı devirerek...
ben o kadar emin değilim. evet hala karanlıktan korkuyorum.
Kararlı bi karanlıktır insan ve insan en çok kendisinden korkar..
henüz kendimi deviremedim belli ki.
halbuki başkaları söz konusu olunca nasıl da cengaverler gibi yakıp yıkıyodum her halimi. hem biliyomusun birine gerçekten güvenince insan kendisinden de, karanlıktan da korkmuyor.
Birisine güvenmek ben birisine güvenmeyeli uzun zaman oldu...
bense birisine güveneli kısa zaman oldu.
Senden korkulur...
evet o da korkmuştu.
höh size Otto, yorumları okudum, yazının bütün şekerliği gitti, sabah sabah gerdiniz beni höh
çevreye verdiğim ragatsızlıktan dolayı özür dilerim.
haklısın. bunu önceden de vurgulamıştın. ama öyle çiçek bal havasına giremiyorum be uykusuz. var mı bi reçeten?
sakın balık deme, bozkırda zor bulması.
yazı direk aptal aptal sırıttırdı beni, alakası yok, dağ çileği gibi.
naapmışınız siz öle , yormayın kendinizi yavrucum şu genç yaşta.
bi gün mutsuzum, angaraya gidicem, anadolu tarafından trenle gidiim dedim. bi arkadaşın evine gittim göztepede o götürecek. nası mutsuzum nası. kayınvalidesinin köpee varmış evde, nası yaramaz, hayvan direk bi tırstı beni görünce önce 1-2 yokladı, baktı ki köpekseverim yılısıo artık, ısırıp duruyo, ben hayvanlarla konuşabilenlerdenim,
dedim bak isirma, sonu kötü olcak, 1-2 derken , tüm gücümle ısırdım iti kıçından, gidene kadar yanıma yaklaşmadı bi daaa.
gidiyorum, arkadaşımla eşi balkona çıktı, kucaklarında köpek el sallıyolar, o hayvan nası acı acı ulumaya başladı kuyruk yelpaze, arkadaşım ve eşi dumur,
yukarı koştum yanaamı uzattım, korkak ama sevgiyle yaladı her bi yanımı. hayat budur annatabiliomuyum
ben de iyi niyetle yazmıştım aslında.
sen güzel anlattın uykusuz.
ingilizcede meali başında beklediğin kazan kaynamaz gibisinden bi atasözü var. güneşin doğuşunu bekledikçe doğmayı veriyo işte. haliyle doğacak o zaten bi gün.
şafak yakın, eli kulağında sabah ezanını bekliyo.
Bırakın yorulunsun insan...
ps: Yaş mevzusu da muğlak bir ifade ordan bir yere gidilmez.
Post a Comment